Önalım hakkı, bir kişinin, bir mal veya hakkın satışı durumunda, o malı veya hakkı satın alma hakkına sahip olmasıdır. Bu hakkın temel amacı, satın alma hakkı sahibinin, önceden belirlenen şartlar altında, başkalarının mal veya haklarını satın almasını önlemektir.
Önalım hakkı davalarında hangi durumların incelendiğini, davaların süresi ve ispata ilişkin yükümlülükleri, bağlayıcı kararları ve uygulanacak hukuk kurallarını açıklayarak, bu konuya dair merak edilen tüm detayları sizlere aktaracağız.
Önalım Hakkı Nedir?
Önalım Hakkı Nedir? Önalım hakkı, bir malın satışının gerçekleşmesi durumunda, o malın öncelikli olarak önceden belirlenmiş bir kişiye satılma hakkını tanıyan bir hukuki kavramdır. Bu hak, mal sahibinin, malını başkalarına satmadan önce, öncelikli olarak belirli bir kişiye satma veya devretme zorunluluğunu getirir. Önalım hakkı, genellikle hisseli mülkiyet durumlarında veya ticari şirketlerin hisselerinin devir işlemlerinde kullanılır.
Eğer bir malın sahibi, malını satmak veya devretmek istiyorsa, önalım hakkı, önceden belirlenmiş bir kişinin bu malı aynı şartlar altında satın alma hakkına sahip olduğunu gösterir. Mal sahibi, önceki taleplerin olup olmadığını araştırmak ve önalım hakkını kullanmakla yükümlüdür.
Önalım hakkı, mal sahibinin satış işlemini gerçekleştirebilmesi için önce önalım hakkı sahibine haber vermesini ve belirli bir süre beklemesini gerektirir. Bu süre içinde önalım hakkını kullanmak isteyen kişi, belirlenen koşullarda malı satın alma hakkına sahiptir. Ancak, önalım hakkı sahibi bu süre içinde talep yapmazsa, mal sahibi malını başka bir kişiye satabilir veya devredebilir.
Önalım Hakkı Davalarında Hangi Durumlar İncelenir?
Önalım Hakkı Davalarında Hangi Durumlar İncelenir? Önalım hakkı davalarında birçok durum incelenir ve dava sonucunda verilecek kararlar belirlenir. Bu durumlar arasında:
- Satıcının malı üçüncü bir kişiye satma isteği
- Alıcının önalım hakkını kullanmak istemesi
- Mevcut şartlarda malın değeri
- Mevcut şartlarda malın değerine ilişkin objektif veriler
- Alıcının yapacağı ödeme koşulları
- Taraflar arasındaki anlaşmalar ve sözleşme hükümleri
gibi unsurlar dikkate alınır. Önalım hakkı davalarında hangi durumların inceleneceğine ilişkin maddeler Türk Borçlar Kanunu’nda detaylı olarak belirtilmiştir.
Önalım Hakkı Davalarının Süresi Nedir?
Önalım hakkı, bir kişinin, kendisine ait bir malın veya mülkiyetin bir başka kişi tarafından satılması durumunda, satış işleminin gerçekleşmeden önce malı veya mülkiyeti öncelikli olarak satın alma hakkına sahip olmasıdır. Bu hakkın kullanılması için belirli bir süre vardır.
“Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her hâlde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer.” (TMK; m. 733/IV)
Önalım Hakkı Davalarında İspat Yükümlülüğü
Önalım hakkı, hukuki bir terim olup bir kişiye belirli bir işlem veya alım satım sözleşmesi yapılması durumunda, bu kişinin öncelikli olarak söz konusu işlemi gerçekleştirmek veya malı satın almak hakkına sahip olması anlamına gelir. Önalım hakkı davalarında, ispat yükümlülüğü taraflar arasında değişiklik gösterebilir. Öncelikle, önalım hakkının varlığını kanıtlamakla yükümlü olan taraf, taraflar arasındaki alım satım ilişkisini ve gerçekleşen işlemi kanıtlamalıdır.
Aynı şekilde, önalım hakkı davasını yerine getirmek isteyen taraf da ispat yükümlülüğü altındadır. Tarafların önalım hakkının kullanıldığına dair deliller sunmaları ve bunu belgelemeleri gerekmektedir. Aksi takdirde, mahkeme önalım hakkının varlığını veya kullanımını kabul etmeyebilir.
Önalım hakkı davalarında ispat yükümlülüğü, objektif ve somut deliller ile yerine getirilmelidir. Tarafların, önalım hakkının sözleşme veya ilgili belgelerde açık bir şekilde ifade edildiğini kanıtlamaları önemlidir. Hukuki süreçte, yazılı belgeler, ticari kayıtlar ve tanık ifadeleri gibi kanıtların sunulması gerekmektedir.
Önalım Hakkı Davalarında Bağlayıcı Kararlar
Önalım hakkı davaları, gayrimenkul alım satımında yapılan önalım hakkı sözleşmelerine ilişkin olarak açılan davalardır. Bu davalarda, alıcılar önalım hakkını kullanmak istediklerini belirtirler ve böylelikle satıcılar üzerinde bir bağlayıcılık oluşur. Ancak, önalım hakkı davalarında hangi kararların bağlayıcı olduğu belirli kurallara bağlıdır.
Bir önalım hakkı davasında, mahkeme tarafından verilen kararlar genellikle bağlayıcıdır. Örneğin, mahkeme alıcının önalım hakkının geçerli olduğunu tespit ederse, satıcının mülkü alıcıya satması zorunlu hale gelir. Bu karar, taraflar arasında yapılan önalım hakkı sözleşmesine dayandığı için bağlayıcıdır.
Ancak, önalım hakkı davalarında bazı durumlarda kararlar bağlayıcı olmayabilir. Örneğin, mahkeme satıcının mülkü daha yüksek bir fiyata başka bir alıcıya satabileceğine inanıyorsa, önalım hakkının geçerli olmadığına karar verebilir. Bu durumda, alıcının talebi reddedilir ve satıcı, mülkü başka birine satabilir.
Önalım Hakkı Davalarında Uygulanacak Hukuk Kuralları
Önalım hakkı, bir malın satışında, satıcının, malın satışını üçüncü bir kişiye yapmadan önce, alıcısına öncelikli satın alma hakkı tanıyan bir hukuk kuralıdır. Bu hakkın uygulanması, birçok hukuk kuralını içermektedir.
Birincil olarak, önalım hakkının uygulanması için sözleşme yazılı olmalıdır. Taraflar arasında yapılacak olan bu anlaşmanın yazılı olarak düzenlenmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, önalım hakkı geçerlilik kazanmaz ve uygulanabilirlik kazanmaz.
İkinci olarak, önalım hakkının uygulanması için malın cinsine ve niteliğine dikkat edilmelidir. Önalım hakkı, taşınır ve taşınmaz mallar için geçerlidir ancak her iki durumda da farklı kural ve şartlar uygulanır. Malın cinsi ve niteliği, önalım hakkının uygulanma sürecinde önemli bir rol oynamaktadır.
- Bunun yanında, önalım hakkının uygulanabilmesi için belirlenmiş bir süre bulunmaktadır. Taraflar arasında yapılan anlaşmada belirlenen süre içinde alıcının önalım hakkını kullanması gerekmektedir. Eğer belirlenen süre içinde alıcı, önalım hakkını kullanmazsa, satıcı malı üçüncü bir kişiye satma hakkına sahip olacaktır.
- Ayrıca, önalım hakkının uygulanması sırasında belirlenmiş bir bedel de bulunmaktadır. Malın satış bedeli, öncelikli satın alma hakkının kullanılması durumunda ödenmesi gereken miktarı ifade etmektedir. Bu bedel, taraflar arasında belirlenmiş olan sözleşme şartlarına göre hesaplanır ve ödeme sürecinde dikkate alınır.
Yorum ve Soru Alanı